geçen yılda iyi de kötü de, doğru da, yanlış da yaptım buna eminim.
bunu ayırt edebilmek için çok çalıştım vicdanım polisim…
ayıp mı ettim,ahlaklı mı davrandım yoksa olması gerekeni mi yaşadım,
neyi öğrendim neyi unuttum neyse ne anlayınca geçer…
yeni bir yıla başlamadan önce kağıttan bir uçak yapıp atladım uçağa…
kağıttan olunca uçak elbette sadece gidiş biletim var elimde…
yalnız değildim ama ümitleri almadım yanıma yine de…
ümitler tükenir hayaller tükenmez….
kağıttan yapılmış bir uçakla bilmem kaç fit yukarda olmadığımın bilincinde de olsam…
hayallerim yanımda olduğundan, bir iki sarsıntıyla uçaktan inecek değilim…
yolculuk sırasında uçağa kalemle çizdiğim notalar belki de uçuş rotamı oluşturacak ne güzel…
jet-lag olsam ne yazar nerde sabah orda akşam …
yaprak yer, deniz suyu içerim, olmadı yapraklarda birikmiş suyla idare ederim bir müddet, ölmem ya…
yakıtım hayal olduktan sonra, ne fark eder…
gökyüzünde kuşlarla burun buruna kanat çırpmanın tehlikesi var…
alışkanlık…
sonra bağımlı olma riski var….
üstüme düşen şeyler de ne öyle…
neeee?
yağmur mu yağıyor?
damlalar halka halka üzerimde büyüdükçe kağıttan uçağım ufalıyor…
bembeyaz rengi kurşuni bir karartı alıyor…
güle güle 2012…
kule kule 2012 adlı uçak yörüngeden çıkmak üzere…
önümüzde koca bir yıl var yaşamak üzere….
kimbilir her doğacak günle neler yazılacak yeni seneye…
sevdiklerimiz, ayrıldıklarımız, kazandıklarımız, yitirdiklerimiz
unuttuklarımız, unutamadıklarımız…
yaptıklarımız, yapamadıklarımız…
ertelediklerimiz…
fiziksel yakınlığımıza rağmen, en yakınımızdakilere uzaklığımız…
hiç tanımadıklarımıza tuhaf bir biçimde duyduğumuz yakınlığımız…
her gün paylaşım içinde olduklarımız, iş arkadaşlarımız…
ve…
dostlarımız…
bir yıl daha düşerken penceremizden, yeni yıla birlikte adımızı sağlıkla,mutlulukla yazmaya ne
dersiniz…
sadece gidiş bileti var ama belki de piyango bize çıkar belli mi olur, umut amortiyle görünür?
kağıttan uçak ıslanınca denizde yüzen hayal gemisiyle,
2013’e merhaba….
gözyaşı ile gemi biraz su alsa da,
kahkahayla güverteyi temizleme zamanı…
zaman kaptan…
can simidim babam…
yeni yılla vira vira….
yeni yaşamları, varolmayan ülkeleri keşfetmek üzere…
belki de korsanlar adlı çizgi filmde kullanıldığından, bu nedenle bizden sürekli istediği peri tozunu bengisu’ya buluruz…
bu tozu ihtiyaç duydukça dünyaya; sağlık, mutluluk, barış olmasını dileyerek fırlatırız….
“vira vira demir aldı dünya
açılmış hayalleri rüzgarlara….”
YAZAN : Hülya Yalım
YAZILAN ZAMAN-MEKAN: ( 30 Aralık 2012’de yazılan bu yazı aslında yeni yıl için tasarlanan birkaç yazıdan biriydi nedense sadece bu yazı kağıda döküldü. yeni yıla ne kadar ihtişamlı giriş yapılırsa yapılsın, geçen yılın izleri taptaze durur üzerimizde. dolayısıyla her yeni sene biraz garipsenir… daha kağıda atılan ilk tarihle başlar bu şaşkınlık. yeni yılla ilgili yazı yazma düşüncesine girerken yazar, geçen sene yaşananlar film şeridi gibi gözünün önünde geçti. senenin başı ile sonu daha çok hüzünle aklında.
bir de yeğeni bengisu’nun son zamanlarda korsanlar adlı çizgi filmde kullanılan peri tozunu süreklice ondan istemesi bu yazıda ilham kaynağı oldu.
bu yazı yazılırken bengisu’nun gece yazarı arayıp içinde geçen bir karakteri ona benzettiğini belirtmesi üzerine,” küçük einstainlar” adlı çizgi filmi izlendi filmde geçen johann strauss’un “the blue danube waltz” adlı şarkısı dinlendi)
Yorumun ne olacak?