Dünya kurulduğundan beri en geçerli ve en çok pahalı yöntem nedir biliyor musunuz? Deneme yanılma yöntemi. Neden pahalı gerçekleşmesi çok zaman çok para gerektirir de ondan. Doğrusunu isterseniz bu yöntem neredeysekumar gibidir.
Ancak yine de geçerliliği dolayısıyla bazen çaresizlikten bazen de bilinçsizlikten hala çok revaçta bu yöntem.
Bugünlerde sadece bilimsel araştırmalarda veya günlük hayatta değil siyasette de bu kuralgeçerliliğini koruyor.
Yöntemin son kullanıcılarından sayın başbakan deneme yanılma yöntemini biraz daha şirinleştirerek zarlarla hayatını şekillendirmeye çalışan “Zar adam” adlı kitap kahramanının,hayatındaki belirsizliklerden kurtulmak adına psikiyatrist Luke Rhinehart gibi zar attı işte bence ve hayatı değişti, ama henüz oyun bitmedi sonucu hep birlikte göreceğiz.
Başbakanın yürekli çıkışı sonrası Davos?taki oturum özellikle önceki yıllardaki başbakanların silik ürkek duruşlarıyla kıyaslandığında bizim açımızdan büyük bir başarı gibi görünse de tam da bir önceki yazımda sözüne ettiğim gibi “Belirsizlik ÜzerineBelirsizlikler” ortamına gelindi.
Aksini iddia edenlere boşver önemli olan gururumuz diyenlere sormak lazım “ekscuse me ekscuse me” ne olacak şimdi?
Arabuluculuk görevimizden zorunlu olarak azledilmiş olarak ve Hamas?ı tanıyan ilk ve tek ülke olarak Ortadoğuda daha mı söz sahibi olacağız?
Dünya tarafından soykırımla suçlanıyorken“siz öldürmeyi iyi bilirsiniz “sözüyle yandaş mı edineceğiz?
Osmanlının Kızıl Elma ülküsü olmadı Yeşil Elma gönül alma diyerekten Pan İslamizme mi soyunacağız?
Irak‘taki olaylara sessiz kaldık Türklerin başlarına çuval geçirilirken sustuk ama “one minute one minute olmaz olmaz” mı diyeceğiz?
2004de ABD deki Yahudi lobisinden aldığı cesaret madalyasıyla mı yoksa bunu alan ilkMüslüman olmasıyla mı böbürleneceğiz?
Ya da ilişkimiz Para,iltimas,delikli Temas(yani silah)tan ibaretken yön değişerek artık delikanlı ve Hamas oldu maalesef mi diyeceğiz?
“Üllkenizde başbakanlık yapmış iki kişinin bana önemli lafları vardır.Tankların üzerinde Filistin?e girerken kendimi bir başka mutlu hissediyorum diyen başbakanlarınız olmuştur” sözleri ile sayın Erdoğanbu ülkeyle samimiyetini zaten yeterince tescil etmişoluyor diye kurnazlık yapsak bile peki o başkanların anlatımlarına nasıl tahammül etti diye bize sormazlar mı?
Peki Gazze?yi bombalayan uçakların eğitim uçuşlarının Türkiye hava sahasında Konya?da gerçekleştiğini nasıl açıklayacağız?
“Zar adam” olmanın ilk kuralızar ne derse onu yapmaktır.Bu oyunda karar vermekten çok kararın arkasında durmakzor…Zarın sonucuna katlanmak daha da zor, zardan sonra doğru hamleyi yapmak belki de en zor?
İşte bu yüzden Albert Einstein‘nın dediği gibi “Tanrı zar atmaz.”
Zar adamın oyunu dedik ya işte adı üzerinde zarla oynanıyor bazen hap yek hep tek… Bazen de “zar adamın oyunu sonra çalar oy(unu)” düm tek tek…
Hülya YALIM
salam necesiniz
Başbakan Davosta insani bir çıkış yaptı. İnsanlık dışı uygulamalara karşı durdu, Filistin halkının mazlum oluşunu vurguladı mazlumun yanında yer aldı duyarlı davrandı. Ama bu ülkenin sözde aydınları her fırsatta olduğu gibi yine ortalığı bulandırmaya başladılar. Bu çıkışı da kendilerine malzeme yaptılar. Sorular sormaya başladılar.
Başbakana ülkendeki gerçeklere neden bu kadar duyarlı değilsin diye soruyorlar. Filistine bomba yağdıran bir ülke yanlış yapıyor insanlık suçu işliyor peki kendi insanını zorla korucu yapan, çocuklarını öldüren, halkını terörist ilan eden, hapishanelerinde işkencelerle insan öldüren, faili meçhul cinayetlerin arkasında çıkan, beyaz toroslar gezdiren bir ülkenin başbakanının bu çıkışı yapması ne kadar gerçekçi diye soruyorlar. Hatta bazıları abartmış bu soruları Sayın Perez sorsaydı nasıl bir cevap verirdi başbakanımız acaba gibi sorular sormuşlar ne kadar komik.. sen başbakanının yaptığı çıkışı böyle sorularla bulandır.
Birileri gelip bu soruları bize sorma cesaretini nerde buluyor anlamış değilim. Biz ki üç kıtaya sahip olan bir imparatorluğun çocuklarıyız, elin adamı soramadı bu soruları ama bölücü, satılmış, kanı bozuk insanlar bu soruları sorarlar onlar bilmez mi biz büyük bir imparatorluğun torunlarıyız. Biz her gün birbirimize marşlar okutan, Türk?e Türk?ün propagandasını yapan, birbirimizin gözüne bayrak sokan yüce bir milletiz.
Afo Sultan doğru söylüyorsun.
Balık hafızalı bir milletiz. Ucuz kahramanlıklara tav oluyor ve geçmişi unutarak, geleceğin de hesabını yapmayarak biz trübündekiler gaza çabuk gelip havalanıveriyoruz?
Dünya liderlerinin dahi ses çıkaramadığı, ufacık korsan İsrail terör devletçiğinin başkatillerinden Şimon Efendi?ye ?siz öldürmeyi iyi biliyorsunuz?? diyerek posta koyması, sadece bizim değil, bizimle beraber yüzyıldır Batı?ya ve Siyonist idarelere karşı aşağılık kompleksinde olan herkesin yüreğine su serpti. Buraya kadar tamam?
Şimdi Tayyip Başbakan?ın yapması gereken, artık kuru kuruya gürlemeyi bırakarak yağmaya başlamasıdır.
Katiller sürüsü İsrail?in katliamları devam ettirmesi halinde; 2004 yılında Yahudi Örgütü?nden aldığı ödülü(!) iade etmeli Bay Başbakan!..
Katledilen Filistinli masum halka gözyaşı akıtmak yetmez. Masumları öldüren katil pilotların Konya?daki eğitimlerine son vermeli Bay Kasımpaşalı.
İsrail Dışişleri Bakanı Livni?nin; ?halkın gazını alıyor?? demecine karşı, yapılacak ilk saldırı ve katliamda İsrail konsoloslukları derhal kapattırılmalı Son Halife?miz!..
Tayyip Erdoğan, Davos?taki Kasımpaşavari çıkışını görüntüde bırakmamalı ve iptal edeceği askeri ihalelerle; ?TRİBÜNLERE DEĞİL, NETİCEYE OYNUYOR?? dedirtmelidir.
Aksi takdirde Sırma Saçlı Egemenciğimizin ?çuval hadisesi? yorumu gibi Başbakan Tayyip?in de yağmadan gürlemesi CÜCÜK kalır?
Yazarımızın aktardığı gibi; ?TANRI ZAR ATMAZ?? Atarsa, adamın iflahını kesen TOKATLAR atar ki, bunun da devası yoktur.
Merak etme Afo, AKP?nin sıktığı gazın tesiri yok olmaya başladı. Halkımızın gururu okşandı. Bu okşamalar iyi ama artık karın doyurmuyor?
Evet başbakan davosta bir çıkış yaptı bu çıkışı yapması geçmişte ve gelecekteki hatalarını kapatmaz.Halkımızın gözünü boyamak işte bu kadar kolay.Balık hafızalıyız zaten yapılan her şeyi unutabiliriz.
Gazze dedi davos dedi oyları topladı yine.Tabi ki gazzeye hepimiz üzülüyoruz elimizden geldiği kadar yardım etmeliyiz ama kendi insanımızı unutmadan.Kendi ülkene bak şehit olan askerlere bak.Ama pardon sana göre askerler yatıyor zaten.Askerlerimiz rehin alındığında nerdeydin gerçi o zaman seçimler yakın değildi.
Krizden dolayı işsizlik hat safhada ne davosu yaa.Çözüm üretmeniz gerekirken habire zamlar geliyor.Bunlar ne kadar çelişkili hareketler ya.Cesaret madalyası al davosta çıkış yap bunlarda çelişki değil mi.Demek ki çelişki yok ki halkımız havaalanında kalabalıkla alkışlarla karşılıyor.Öyleyse biz hak ediyoruz bunları.
DAVOS’TAKİ MALUM OLAY SONRASI ÇUVAL OLAYINA EGEMEN BAĞIŞ SAVUNMASI VE YİĞİT BULUT CEVABI LÜTFEN OKUYUN!
Ne yaptın Egemen Bağış?
?Madem sordunuz, gelin arkadaşlar anlatayım?…
Evet, Egemen Bağış böyle başladı ve arkasından ?Erdoğan?ın, başlarına çuval geçirilip, hapsedilmiş askerlerimizi? nasıl kurtardığını anlattı!
Bu kadarla da kalmadı, detay da verdi; 4 Temmuz olduğu için Dick Cheney bulunamamış ama tatilde olduğu yerden kendisine ulaşılmış… Erdoğan almış eline telefonu ve Cheney?in ?Askerlerinizin durumu iyi? yanıtına şöyle cevap vermiş; ?…Sayın Cheney, hapis yatmış adamım. Hapisteki birinin durumunu bana anlatmayın. O çocukları derhal bırakın…?
Sevgili dostlar, bu anlatılana gülelim mi, ağlayalım mı?
Ne yapacağınıza ?siz karar verin?, ben kendi adıma şunu söyleyeceğim; Egemen Bağış kardeşim, bir çuval inciri berbat ettin! Hatta yok ettin! Geçtiğimiz hafta Erdoğan bir ?çıkış yaptı?, ?helal olsun? dedik. Hatta benim gibi birçok isim ?Geçmişte yaptıklarıyla ilgili rezervlerimiz saklı ama bu sefer doğru? dediler… Arkasından sen çıktın ?Bir şehir hikayesi? ise ?işi iyice ucuzlattın?!
Ve ne yaptın biliyor musun; Erdoğan?a ?Yaranayım, başlayan kahramanlık sürecini fırsat bu fırsat, pekiştireyim? derken, herşeyi ?yok ettin? !
Bu anlattığın hikayenin ne anlamı var! Davos etkisi mi yapacak sandın! Nasıl olsa başladık, devam edeceğiz ve ?Vay be neler olmuş? mu diyeceğiz sandın!
Bu halkı, bizleri bu kadar ?salak mı? sandın! Biri bir hikaye anlatacak, kabadayı ?edasıyla? tehdit etti, ?bıraktılar? diyecek, bizler de alkışlayacağız! Davos?u alkışladık ya! Bunu da alkışlarız değil mi! O zaman şunu iyi bil Egemen Bağış kardeş, ?Bırakın ulan o çocukları? edası yapacak kadar gücün olsa, iradeni göstersen, kendini saydırsan; zaten ?o adamları gelip orada paketleyemezler?!
Daha mı açık yazayım… Eğer hükümet ABD?ye karşı ?dik durabilmiş? olsaydı, o süreç gelişirken ?Türk ordusunun arkasındayız? mesajı verebilseydi; o çocukları almaya kimse cesaret edemezdi!
Onun için ?başka saflar? ara Egemen kardeşim! O çocukları ?toplama cesaretini? gösterebildilerse, ABD askerleri ve yanlarındaki peşmergeler; senin de ?dış politikada? akıl hocalarından-aracılarından biri olduğun siyasi otoritenin, ?zaafından? dolayıdır!
Lafı fazla uzatmayacağım; Erdoğan?ı alkışlayalım dedik, daha bir hafta geçmeden biri çıkıp ?gaza geldik? sanarak hepimizi ?aptal? yerine koymaya çalıştı!
Cheney ile ne konuşursa konuşsun, benim ?askerimi Amerikan ordusuna veren siyasi otorite? o konuda sınıfta kalmıştır! Bu gerçeği de ?hiçbir hikaye değiştiremez?! Adile Naşit ile yarışan Egemen Bağış bile!
Başbakan’ın tutarsızlıklarını sineye çekemeyecek durumdayız. Hukukçu olduğumuzdan, tüm yazılanların yanında bir de Ergenekon örneği var önümüzde. Davos’taki haykırışı bir de kendi ülkende hukuk dışılık için haykırsaydın da, belki o zaman sana bir nebze olsun alkış tutardık.
Madem bir diplomat değilsin, bir diplomat gibi konuşamayacaksın, neden Davos’ta dış politika üzerine konuşmaya başladın Sayın Başbakan diye sormazlar mı adama?
Nuray MERT’in kulaklarını çınlatalım. “Küresel Köyün Kavalcıları”ndan biri oldu çıktı Sayın Başbakan. Yarım İngilizcesine, kabadayı argosu Türkçesini karıştırıp, bir de tutarsız cümleler kurunca ortaya çıkan karışımı çözmek bizim için güç.
CANGIZBAY’ı da unutmayalım tabi. “Artık bir kedi bile değilsin” Sayın Başbakan…
Öncelikle her zamanki gibi güzel bir yazı yazdığı için sevgili filozofum Hülya Yalım’a teşekkürlerimi sunuyorum.
SORUYORUM???
Bildiğiniz gibi Davostaki çıkışıyla son günlerde yazılı ve görsel basında sıkça karşılaştığımız, taraflı yayıncılık yapan görsel basınımızında her akşam TV’de abartarak ekranlara getirdiği abartılmış Davos haberlerini sıkılarak izledim…Davostan yurda dönüşünde “Davos Fatihi” olarak karşılanan Başbakan Erdoğan’ın yerinde bende olsam aynı şeyi yapardım. Bu hareketinden dolayı Başbakanımızı tebrik ediyorum.
Yalnız Filistindeki seçimler sonucunda sandıktan çıkan Hamas’a İsrailin saygı göstermesini isteyen Sayın Başbakan; Türkiye halkının oyuyla seçilen, Parlamentoda 20’den fazla milletvekili olan ve grup kurabilen DTP’ye neden saygı göstermiyor?
Müslümanlık adı altında müslüman bir millet olan Filistin için timsah gözyaşları dökenler yanıbaşımızdaki Irakta yaklaşık 6 yıldır süren savaşı neden görmüyor, neden görmek istemiyor?
Filistindeki çocuk ölümleri için saygı duruşu yaptıranlar; kendi ülkelerinde Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 21 Kasım 2004’te 13 devlet kurşunuyla güvenlik güçleri tarafından babası ile beraber öldürülen ve sonra da terörist ilan edilen 12 yaşındaki UĞUR KAYMAZ için neler yaptılar?
Sürekli mail sayfalarımızı dolduran “Coca Cola, McDonald’s, Nescafé. Fanta, Sprite gibi İsrail ürünlerini almayın… Aldığınız her ürün Filistinlilerin canına mal olmaktadır” diyenlere soruyorum. Filistinli çocukları öldüren İsrailin Hava Kuvvetleri’nin de eğitim gördüğü Konya’daki 3’üncü Ana Jet Üssü için neden sesiniz çıkmıyor?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin belki de en büyük ve en karlı kurumu olan Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi İsraililere satılmadı mı?
Davosta yapılanlar bitişin başlangıcıdır. Yerel seçimlerde kan kaybetme korkusunun alametlerindendir.
Işıklar sönmesin hiçkimse genç ölmesin
Benim ölümüm kolay senin yüreğin titremesin
Hiçbir ana son defa öpülmesin.
Sönmesin yıldızlar, sönmesin ateş, dağlarda çiçekler solmasın kardeşşşş…